Başarılı Olmanın Tek Reçetesi

BAŞARILI OLMANIN TEK REÇETESİ:

ÇOK ÇALIŞMAK!!!     

Neredeyse her ailenin bu sorunu çözmek için okulun öğretmenlerine, rehberlik ve psikolojik danışmanına başvurduğu bir konu:

Çocuğum çok çalışıyor ama olmuyor!

Değerli aileler, öncelikle şunu unutmamak gerekiyor: Başarıyı getiren çok çalışmak değil etkin çalışmaktır. Bir diğer ifadeyle verimli çalışmaktır. Bir çocuğun başarısını etkileyen etmenler vardır. Bunlar:

Bireysel etkenler: Çocuğun kaygı düzeyi, motivasyon eksikliği, DEHB, özel öğrenme güçlüğü vs.

Ailevi etkenler:

Huzursuz ev ortamı, yüksek beklentiler vs.

Çocuğunuzun  başarısız olmasının altında yatan etkeni belirledikten sonra bu sefer çözüm konusunda adım atmalısınız. İlk adım çocuğunuzun ders çalışırken verim aldığı çalışma şeklini (dinleyerek, görerek ya da uygulayarak) beraber konuşup belirlemeli ve bu konularda size yardımcı olması için okulun psikolojik danışmanından yardım isteyebilir ya da bu konuda uzman olan kişilere başvurabilirsiniz.

Her ne kadar öğrencinin başarısında çeşitli etmenler rol oynasa da burada aile faktörü çok önemlidir. Nitekim yapılan çalışmalarda da aile faktörünün etkili olduğu görülmüştür. Aile bağlarının akademik başarıyı nasıl etkilediğinin araştırıldığı çalışmalarda:

Ailesiyle iyi geçinen, sağlıklı bir iletişimi olan öğrencilerin, ailede iletişim sorunu yaşayan, yeterli desteği görmeyen öğrencilere oranla akademik ve sosyal ilişkilerde daha başarılı oldukları görülmüştür. Bireysel ve ailevi faktörlerin başarı durumunu etkilediği bu yolda şunu unutmamak gerekiyor:

Başarı çocuğun eseridir. Öğrencilerin bu hayat yolculuğunda biz eğitimciler ve siz aileler çocuklara bazen eşlik eden bazen de rehberlik eden kişileriz.

Peki bu yolda siz aileler neler yapabilirsiniz?

Çocuğunuzun başarısı her ne olursa olsun sevginizi esirgememeli ve sevginizi çocuğun başarısı koşuluna bağlamamalısınız. Çocuğunuzun sınırlarına ve sorumluluklarına saygı duymalı, ona inanmalı ve güvenmelisiniz. Yüksek beklentiler içine girmemeli, onların ilgi ve yeteneğine uygun alanlara yönlendirmelisiniz. Çocuğunuzun hayallerini ve umutlarını küçümsememeli tam tersine bunları dikkate alıp hayallerinin ve umutlarının gerçekçi olması yönünde  desteklemelisiniz. Yani bir nevi çocuklarınızın ayakları yere basmalı gözleri ise yükseklerde olmalıdır. Çocuklar uzun süren nasihatleri dinlemek istemez onun için söylemek istediğinizi kısa ve bir cümleyle dile getirin. Çocuğunuzu kimseyle kıyaslamayın. Unutmayın çocuğunuz tek ve biriciktir. Sevgilerimle...

Pelda ALLAHVERDİ

Gazi Ortaokulu Psikolojik Danışmanı